Sinop Evde Masaj Hizmetleri – Masör Ece
Sinop Evde Masaj Hizmetleri – Masör Ece
Sinop Evde Masaj diye haykırdım. “N’olur bitsin yakında. Nasıl biterse bitsin ama, çabuk bitsin!” Annem taÅŸ kesilmiÅŸ ÅŸeklinde durdu; hayretler içinde yüzüme baktı: “tekrar bu ÅŸekilde ÅŸeyler söylediÄŸini duymayayım! Fransa’nın kazanması gerek savaşı!” dedi. Utandım. Bir tek bu ÅŸekilde mevzuÅŸtuÄŸum için deÄŸil, bu tarz ÅŸeylerin kafamdan geçmiÅŸ olmasından bile utandım. Bununla birlikte, bir fikrin, bir görüşün “yanlış” olabileceÄŸim kabul etmek de aÄŸrıma gidiyordu. Alt katımızda Mösyö Dardelle’in domino oynadığı huzur ve güven verici Dome’un tam karşısında yeni bir kahve açılmıştı. Adı La Rotonde’du. Saçları kısacık kesilmiÅŸ, aşın boyanmış hanımlarla, garip kılıklı erkekler girip çıkarlardı bu kahveye. “Fırsatçı fahiÅŸelerle, bozguncuların buluÅŸma yeri oldu burası, ” dedi babam. Bozguncunun ne demeye geldiÄŸini sormuÅŸ oldum. “Fransa’nın yenik düşmesini isteyen vatan haini demek” diye cevap verdi.
Sinop Evde Masaj anlayamadım; düşünceler kendi dilediklerince gelip giderler kafamıza; bile bile yaptığı şeylere inanmaz insan. Ama babamın öfkeli sesi ve annemin şaşkınlıktan karışmış yüzü, aklından geçirdiğin, kendi kendine fısıldadığın her rahatlık bozucu sözü, her zaman açıktan açığa söylemenin gereksiz olduğuna kuşkusuz inandırdı beni. Barışçı, ama kararsız tutumum, annemle babamın vatanseverliğinden gurur duymama engel olmuyordu.
Sinop Evde Masaj
Sinop Evde Masaj bombalardan, Koca Bertha toplarının gümbürtüsünden korkan çocukların çoÄŸu, ders yılı sona ermeden Paris’ten firar ettilar. Sınıfta bir ben, bir de on iki yaÅŸlarında, kazık kadar kız kaldık. Matmazel Gontran’ın karşısındaki büyük masaya otururduk. Matmazel Gontran, bana özel bir dikkat ve itina gösterirdi. Bu derslerden, konferanslar kadar ciddi, ama özel dersler kadar içtenliÄŸi olan bu derslerden çok hoÅŸlanırdım. Bir gün, annem ve kardeÅŸimle birlikte oSinop geldiÄŸimizde, yapıyı bomboÅŸ bulduk. Herkes bodruma sığınmıştı. Bundan büyük gurur ve haz duymuÅŸtuk. Tehlike karşısındaki yürekliliÄŸimiz ve cesaretimiz, bizim baÅŸkalarından farklı varlıklar olduÄŸumuzu açıkça gösteriyordu. Anneannem, komadan çıkmış; kendi evine dönmüştü. Tatil süresince, sonra da oSinop döndüğümüz zaman, Fransa’yı Almanlara satmaya çalışan iki vatan haininden söz edildiÄŸini duymuÅŸtum sık sık: Malvy ile Caillaux. Bu hainlerin kurÅŸuna dizilmesi gerekliydi; ama dizilmemiÅŸlerdi.
Aslına bakarsanız, tasarladıkarı plan da suya düşmüş, baÅŸaramamışlardı. Kasım’ın 11’inde, annemle piyano çalışırken, tabanca bırakışmasını müjdeleyen çanlar çalmaya baÅŸladı. Babam yeniden sivillerini giydi. Annemin kardeÅŸi, seferberlikten kısa bir süre sonra, ispanyol nezlesinden öldü. Onu hemen hemen hiç tanımamıştım. Annemin de gözyaÅŸları dinince, mutluluk tekrar geri geldi—minimumından benim için. * * * Evde, hiçbir ÅŸey ziyan edilmezdi. Ne bir lokma ekmek artığı, ne küçülmüş bir sabun parçası, ne bir tutam iplik. Parasız biletler, bedava yemek fırsatları hiç kaçırılmazdı. KardeÅŸimle ben, elbiselerimizi yama tutmayacak hale gelinceye dek, hatta o hale geldikten sonra bile giyerdik. Annem bir saniyesini boÅŸ geçirmezdi.
Kitap okurken örgü örer; babamla veya dostlarıyla konuÅŸurken dikiÅŸ diker, yama yamar, nakış iÅŸler, tramvaya ya da metroya binmiÅŸ olduÄŸu zaman, kilometrelerce uzayan dantelalar örüp, bunlarla kardeÅŸimin ve benim kombinezonlarımızı süslerdi. AkÅŸamlan oturup, gmeÅŸhurk hesabı çıkarırdı. Seneler yılı, elinden geçen her kuruÅŸ, koca kara kaplı bir deftere kaydolmuÅŸtu. Sadece bizim ailede deÄŸil, her evde paranın ve vakitın aynı ÅŸekilde titizlikle harcandığını düşünür; bu nedenle de son derece ölçülü bicili dağıtılması gerektiÄŸine inanırdım. Bu düşünce bana çok çekici gelirdi; çünkü düzensizliklerden, dengesizliklerden, eÅŸitsizliklerden arınmış bir dünyaya kavuÅŸmak arzu ederdim. Poupette’le, çölde yollarını kaybetmiÅŸ gezginler olur, ya da ıssız bir adaya düşmüş kazazedeleri oynardık. Bazen de, kuÅŸatılmış bir ÅŸehri savunurken, açlıktan ölen kahramanları canlandırırdık.
Son yorumlar